Joseph Nicephore Niepce (1765-1833)
Gerçek anlamda ilk fotografik görüntü 1826 yılında Niepce tarafından elde edilmiştir.

Fotoğrafçılığın başlangıç tarihi kesin olarak bilinmemektedir. Fotoğraf tarihi karanlık kutu içinde görüntü elde etmenin tarihi olduğu kadar, bu görüntüleri fotokimyasal yollarla saptamanın da tarihidir. Sekizinci yüzyılda Müslüman bilgin İbn-i Heysem gümüş nitrat'ın güneş ışığı etkisiyle karardığını bulması ve 15. yüzyılda büyük sanatçı Leonardo da Vinci'nin karanlık odada mevcut ufak bir deliğin dış dünyadaki görünümlerini aksettirmesi fotoğrafçılık tarihindeki önemli başlangıçlardır. Sanatçılar Rönesans devrinde karanlık kutuyu buldular. Böylece, ışığın girdiği ufak bir delik aracılığıyla karanlık kutunun öbür ucunda konunun ters çevrilmiş bir görüntü görebiliyordu. 18. yüzyılda karanlık kutunun bir ucuna mercek ve diğer ucuna da buzlu cam konularak görüntü kutunun dışında görülebilir hale getirildi.

Işığın kimyevi maddeler üzerindeki etkisi ve gümüş tuzlarının görüntü sapma duyarlılığı 200 yıl önceden biliniyordu. 1725 yılında, kireç ve gümüş nitrat sürülmüş bir kâğıt üzerine bir şekil konulup güneşe tutulduğunda kâğıt üzerinde bu şeklin bir görüntüsünün meydana geldiği görülmüştür. 19. yüzyılın başında kâğıt, gümüş nitrat çözeltisine batırılarak negatiflerin elde edilmesi başarıldı. Fotoğrafçılığın ilk ve esaslı gelişmesi, vernikle saydam hale getirilmiş olan kâğıt üzerindeki bir görüntünün kalay levha üzerine getirilmesidir. Daha sonra, Yuda Bitümü ile kaplanmış kalay levha üzerine düşürülen bir görüntüde güneş ışığı düşen yerlerin beyazlaştığı görülmüştür.

Niepce ile başlayan fotoğraf çalışmaları 1829'da Jacques Mande, Daugerre ile birleşip 1837'de Daugerreotype'ı ortaya koymalarıyla birden gelişim göstermeye başladı. Bu işlem gümüşle karıştırılmış bakır bir levhanın sünger tozu ve zeytinyağı ile silindikten sonra 1/16 oranında su ve nitrik asit birleşiminde yıkanıp hafif bir ateşte ısıtılmasını ve ikinci defa nitrik aside batırılmasını gerektiriyordu. Böylece hazırlanan levha iyoda batırılıp makineye yerleştiriliyor, ışık durumuna göre 5 ile 40 dakika poz veriliyordu. Elde edilen görüntü 47.5 °C ısıdaki cıvayı kapsayan bir tepsinin içine konulana kadar ortaya çıkmıyordu.

1840 yılında ışığı 16 kere fazla geçiren bir mercek kullanılarak poz süresi düşürüldü. Daugerre tipi ile elde edilen görüntü çok net olmakta ise de gümüş bakır karışımı levhanın kolayca kırılması ve bu yönden çok pahalı olması fazla gelişmesini önledi. Aynı süreler içinde Henry Fox Talbot bir takım kimyasal maddelere batırılmış kâğıtlar üzerinde görüntü elde etmeyi başardıysa da yavaş yavaş kararması ve görüntünün net olmaması nedeniyle kolayca unutuldu. Ancak Talbot'un bu buluşu için ilk defa "FOTOĞRAF" kelimesi kullanılmıştır. Bir süre sonra da negatiflerin pozitife çevrilmesi başarılmıştır. Böylece modern fotoğrafçılığın temeli atılmıştır.

Daha sonra fotoğraf kâğıtları, yumurta akına batırılarak pürüzsüz bir yüzey elde edilmiştir. Ancak bu yöntem ayrıntıları ortaya çıkarmakta başarısız olmuştur. Yumurta akının iyotlaşması ise başarılı sonuç vermiştir. Bundan sonra ıslak levha yöntemi daha sonra da kuru levha yöntemi bulunmuştur. Bu tarihlerde bir fotoğraf çekebilmek için ulaşılabilmiş en büyük poz süresi 1/25 saniye idi.

1852 yılında George Eastman, Kodak makinelerinde 10 poz çekebilen bromür kaplı Jelatin rulolar bulunan Kodak fotoğraf makinelerini piyasaya sürerek çok büyük aletler taşıması gereken fotoğrafçıya kolay hareket imkânı sağladı. Fotoğraf çekildikten sonra makine fabrikaya gönderiliyor ve jelatin film kâğıttan ayrıldıktan sonra bir cam üzerine yerleştiriliyor ve sonra yeniden makineye film doldurularak sahibine iade ediliyordu.

1870'de Hermann Vogel emülsiyonları muhtelif banyolara batırılarak duyarlılıklarını arttırma yolunu buldu. 1880 yılında kırmızıya karşı duyarlılığı çok sınırlı olan ortokomatik filmin yanında, pankromatik filmler ortaya çıktı. Fotoğraf 19. ve 20. asırda değişik astigmat merceklerin, selüloz asıllı filmlerin kullanılması, fotoğraf makinesi ve film sanayinde gelişmelerle günümüzdeki durumuna geldi.

Fotoğrafçılık birkaç teknik buluşun bir araya gelmesi sonucu oluşmuştur. İlk fotoğraflar yapılmadan uzun zaman önce Çinli filozof Mo Di ve Yunan matematikçiler Aristoteles ve Öklid M.Ö. 5. ve 4. yüzyıllarda bir iğne deliği kamerasından bahsetmişlerdir. MS 2. yüzyılda Bizanslı matematikçi Anthemius deneylerinde bir tür karanlık oda kullanmıştır. Ünlü optik bilimcisi İbn-i Heysem'in (965-1040) karanlık odalar ve iğne deliği kamerası hakkında araştırmaları vardır. Albertus Magnus (1193-1280) gümüş nitrat'ı keşfetti ve Georges Fabricius (1516-1571) gümüş klorür'ü keşfetti. Wilhelm Homberg 1694 yılında bazı kimyasalları ışığın nasıl kararttığını (fotokimyasal etki) açıklamıştır. Fransız yazar Tiphaigne de la Roche'nin 1760 senesinde yayınlanan Giphantie adlı romanında fotoğrafçılığın ne anlama geldiği hakkında önemli yorumlar yapmıştır.

19. yüzyılın ilk on senesinde icat edilen fotoğrafın (kamera yolu ile) resim ve heykel gibi geleneksel sanatlardan daha fazla bilgi ve ayrıntı yakaladığı görülmüştür. 1820 senesinde kimyasal fotoğrafçılığın keşfedilmesi modern fotoğrafçılığın önemli dönüm noktalarında biri olmuştur. İlk kalıcı-iz bırakan fotoğraf (photoetching) Fransız mücit Nicéphore Niépce tarafından 1822 senesinde üretilmiştir. Ancak Niepce fotoğrafı çoğaltmak isterken malesef tahrip etmiştir. 1825 senesinde ise Niepce yeniden başarılı olmuştur. İlk kalıcı doğa fotoğrafını (View from the Window at Le Gras) karanlık oda ile 1826 senesinde yapmıştır. Ancak fotoğraları çok uzun sürede çekim yapabildiği için (8 saat) yeni sistemler üzerinde çalışmıştır. Louis Daguerre ile birlikte, 1816'da Johann Heinrich Schultz tarafından keşfedilen gümüş ve kireç karışımlarının ışığa maruz kaldığında kararmasının sonucu olarak gümüş bileşimlerle çalışmışlardır. Niépce 1833 yılında öldü, fakat Daguerre çalışmalarına devam etti. Daguerre 1838'de, Paris sokaklarının [dagerreyotipi]sini çekerken bir yaya ayakkabasını boyatıyordu (pozlamada görülebilecek kadar uzun bir süre-birkaç dakika) ve bu fotoğraf dünyanın ilk insan fotoğrafı olarak kabul edilmiştir. En sonunda Fransa 1839 yılında Daguerre'nin buluşunu tüm dünyaya Fransa'nın hediyesi olarak tanıtma sözü karşlığında (ki bunu gerçekleştirmiştir) Daguerre 'ye emekli aylığı ödemeyi kabul etmiştir. Bu arada, Hercules Floransa ve İngiliz mücit William Fox Talbot zaten 1832 yılında Brazilya'da Photographie olarak adlandırdığı çok benzer bir işlemle daha önceden gümüş işleme resimi düzeltebilmişlerdir ancak bunu gizli tutmuşlardır. Talbot, Daguerre'nin icadını duyduktan sonra insanların kolayca portre fotoğraflar çektirebilmeleri için kendi işlemini saflaştırmıştır.

1840'ta Talbot negatif görüntüler oluşturan kalotip işlemini icat etmiştir. Talbot'un 1835 basımlı "Oriel window in Lacock Abbey" adlı fotoğrafı bilinen en eski negatiftir. John Herschel'in birçok yeni yönteme önemli katkıları olmuştur. Herschel cyanotype işlemini icat etmiştir, bugünkü ozalit (mavi baskı). Herschel fotoğrafçılık,pozitif,negatif gibi terimleri kullanan ilk kişidir. 19. yüzyıl boyunca fotoğrafik cam levhalar ve baskı alanında birçok gelişmeler yaşanmıştır. 1884 senesinde George Eastman fotoğrafik levhaların yerini alacak olan film'i icat etmiştir. 1908 senesinde Gabriel Lippmann, Lippmann levhası olarak da bilinen girişim fenomenine dayalı ışığın fotoğrafik olarak yeniden çoğalması metoduyla fizik alanında Nobel Laureate'i kazanmıştır.

Fotoğraf makinasının dedesi sayılabilecek karanlık kutu (camera obscura) rönesans devri sanatçıları tarafından bulundu. Böylelikle gün ışığının girdiği ufak bir delik aracılığıyla karanlık kutunun öteki ucunda objenin ters çevrilmiş görüntüsü elde edilebiliyordu. Bu buluş, fotoğraf makinasının icadına yol açtı. XVIII. asır ortalarında karanlık kutunun delikli kısmına mercek, karşı kısmınada buzlu cam yerleştirildi ve objenin ters görüntüsünün dışardan da görülebilmesi sağlandı.

XIX. yüzyılın başlarında Thomas Wedwood kağıdı gümüş nitrat eriğiyine batırarak negatifler elde etmeği başardıysada bu buluşu daha ileriye götürmedi. Joseph Niepce (1765-1833) ile fotoğrafçılığın asıl gelişmesi başladı. Görüntüleri saptlamak yolunda önemli başarılar sağlayan Niepce, modern anlamda ilk doğa resmi çekebilen kişi olarak kabul edilir. Niepce, çalışmalarını 1829 senesinde Jacques Mande Daguerre ile birleştirdi. Niepce'nin ölümünden sonra arkadaşı onun heliografisini geliştirdi. Ve ilk Daguerrotype'i 1837 yılında meydana getirdi. Bu yöntemle gümüşle karıştırılmış bakır bir levha zeytinyağı ve sünger tozu ile silindikten sonra 1/16 oranında su ve nitrik asit eriyiğinde yıkandıktan sonra hafif bi ateşte ısıtılıyor, ikinci kez sulandırılmış nitrik asit (NHO3) ile yıkanıyordu. En son makina iyoda batırılıp makinanın içine sokuluyordu. Poz verme süresi ışığın durumuna göre 5-40 dakika arasında değişiyordu. Levha 47,5 sıcaklığındaki civayı ihtiva eden bir tepsinin içine yerleştirilinceye kadar görüntü sağlanamıyordu. Kamuyonunda, Daguerre'nin işlemi geniş yankı ve ilgi uyandırdı. Daugerre büyük bir şöhret sağladı. Bu yöntemle 1842 yılına kadar büyük ilerlemeler kaydedildi.

Prof. Joseph Petzval 1940'ta ışığı 16 defa daha kuvvetli geçiren çift mercek keşfetti. Böylelikle poz verme süresi kısaldı. Ancak, çift merceğin çok pahalı olması ve çabuk kırılabilmesi bu yöntemin terk edilmesine neden oldu. Bu arada İngiltere'de bilgin William Henry Fox Talbot da aynı konuda uzun zamandan beri araştırmalarını sürdürmekteydi. Tablot, çeşitli kimyasal maddelere batırılarak ışığa karşı hassas kağıtlardan sağlanan negatifler yeterli değildi ve kısa sürede kağıtlar yavaş yavaş siyahlaşıyordu. Sir John Herschel ilk olarak 1839'da Tablot'un buluşu için, "fotoğraf" sözcüğünü kullandı. Çok geçmeden Tablot negatifleri pozitife dönüştürmeyi başardı. Artık, çağdaş fotoğrafçılığın ilk temelleri atılmış oluyordu. Önceleri Daguerre'in yönteminin daha ileri olmasına karşın, zamanla Tablot yöntemini geliştirerek kağıdını gümüş nitratla birlikte potasyüm bromüre batırarak ışığa karşı hassasiyetini çoğalttı. Tablot'un yöntemi, diğerinden farklı olarak bekleyen -gizli- görüntü de içeriyordu. Tabloit (ya da Calotip) yöntemi ABD'den ziyade Fransa'da rağbet buldu. Bu yöntem üzerine Louis Lanquart-Eurard büyük gelişmeler elde etti. Kağıdını yumurta akıyla kaplıyarak pürüssüz bir düzey sağladı. Bu kağıda önceleri negatif kağıdı, sonraları da Albumen kağıdı adı verildi.

Tüm anlatılanlardan fotoğrafçılığın bir kişinin değil bir çok ulusa mensup kişilerin uğraşları sonucu keşfedildiği gerçeği ortaya çıkmaktadır. Ancak, Calotiper ayrıntıları ortaya çıkartmakta yetersiz kalıyor ve deneylerde negatifler için cam kullanıyordu. Niepce de Saint Victor 1847'de albumin levhasını yumurta akını iyotlayarak keşfetti. Bu keşif, başarılı sonuçlar verdi. Bununla birlikte ışığa karşı çok az hassas olduğundan uzun süre poz verilerek manzara fotoğrafları çekilebiliyordu.

Fredeic Scott Archer adlı bir İngiliz mimarı 1847 senesinde Collodion ya da ılık levha metodu denilen yöntemi buldu. Bu yöntemde cam levha selüloz nitrat kaplanıyor, bu kuruyunca cam levhanın üstüne katı bir tabaka oluşuyordu. Bu yöntemle hem negatiften pozitife geçme yolu korunuyor hem de Daguerretip beraklığı sağlanıyordu. Bu evreden sonraki en büyük gelişme ıslak levha yerine kuru levha kullanılması oldu. Böylelikle hem saniyenin 1/25 ile estantaneler çekilebiliyor hem de levhalar makinaya kuru olarak yerleştirilebiliyordu. Islak levhanın pratik olmayan , güç yönleri ise şunlardı; Her poz, çok becerikli bir hazırlık devresini gerektiriyor, fotoğrafçı beraberinde daima çok büyük bir makina ve levhalar taşımak zorunda kalıyor bu da çok pahalıya maloluyordu. Oysa kuru levha metodunun getirdiği kolaylık ve pratiklik büyük çapta imalatın başlamasına neden oldu. Bu firmalardan en önemlisi Kodak makinalarını piyasaya süren George Eastman'dı Kodak makinesi 100 poz içeriyordu. Fotoğraflar çekildikten sonra makina fabrikaya gönderiliyor ve jelatin film kağıttan ayrıldıktan sonra bir cam üzerine yerleştiriliyor, sonra yeniden makinaya film takılarak sahibine iade ediliyordu.

Kuru jelatin filmin yayılmasından sonra fotoğrafçılıkta çok önemli gelişmeler sağlandı. Işığın film üzerindeki etkileri tam olarak ölçebilmek olanağı elde edildi. Driffil ve Hurter bunun öncülüğünü yaptılar. Getirdikleri öteki bir yenilik de hesapları sayesinde film developlanında zaman ve ısı yöntemini tatbik etmek oldu. 1873 yılında bu yenilik Hermann Vogel tarafından başka bir buluşa yol açtı. Emilsiyonlar bazı boyalara boyanırsa, öteki renklere karşı daha hassas oluyordu. 1880 yılına değin kırmızıdan başka renklere karşı duyarlı olan filmlere ve levhalara ortokromatik deniliyordu. 1880'de kırmızıya da hassas olan yeni bir emülasyon yapılarak buna da pankromatik adı verildi.

Geçtiğimiz yüzyılın sonlarına doğru fotoğraf makineleriyle birlikte merceklerde büyük ilerlemeler kaydedildi. Yeni anastigmant mercekler askilerinin yerini aldı. 19.yy sonunda modern fotoğrafçılık insan yaşamına adamakıllı yerleşmişti. İki küçük yenilik bu yüzyılda baskı kağıdı olarak gümüş yerine daha basit platin kullanılması ve bir de bikromat işlemi idi. Bu işlem sayesinde istenmeyen bölümler sıcak suya batırılmış fırça aracılığıyla bikrolat ile silinebiliyor ve zayıf taraflara da baskı tekrarlanarak kuvvetlendirilebiliyordu. Yirminci yüzyılda ise herkesin bildiği gibi fotoğrafçılık teknik yönden son derece gelişti. Renkli filmler bulunup uygulanışı bu gelişmeğe örnek olarak gösterilebilinir. Bu yüzyılda inanılmayacak ölçüde hassas mercekler elde edildi. Fotoğrafçılıkta bu yüzyılda bir gelişme de fotoğrafçılığın uygulama alanlarında oldu!

Kaynaklar

Tarih sayfalarımızda yararlandığımız kaynaklara saygılarımızla teşekkür ediyoruz:

  • acikradyo.com.tr
  • analograf.com
  • blog.fotografium.com
  • fotografokulu.org
  • istanbulfotografmuzesi.com
  • kameraarkasi.org
  • mailce.com
  • misafir.net
  • pentaxturk.com/forum
  • tasarimerkezi.com
  • teknokolikleriz.biz
  • vedatkonyali.wordpress.com
  • webhatti.com
  • yusufmuratsen.com
  • zerkaya.com
Dünyadan:

Special thanks to the sources of photography web sites from the world:

  • all-art.org
  • allposters.co.uk
  • cameraquest.com
  • cameramuseumshoppe.com
  • camerapedia.wikia.com
  • cknvisual.wordpress.com
  • commons.wikimedia.org
  • dipity.com
  • docstoc.com
  • electricka.com
  • fotoechse.de
  • forum.mflenses.com
  • guysphoto.wordpress.com
  • hasselbladfoundation.org
  • hrc.utexas.edu
  • ignomini.com
  • imagesandcameras.com
  • jafaphotography.com
  • mrmartinweb.com
  • neatorama.com
  • pixiq.com